Hikayesi olan nostaljik tasarımları, modern hayata ve güncel tarza uyarlamaktan  hoşlanıyorum. Tabii bir de “Juliette kadınları” var, benim tasarımlarımı taşıyan stil sahibi kadınları görmek,  daima yeni koleksiyonlara ilham veriyor. 

 Julyet Vert

Kuyumculuğa 1937 yılında İstanbul’da başlayan ve 3 nesildir devam eden bir ailenin üyesi olan Jülyet Vert, kariyerinin ilk yıllarında kurumsal hayatı tercih etse de, takıya olan ilgisi ve aile geleneği ağır basarak 2015 yılında Juliette markasını yarattı. Eğitim için Paris’te yaşadığı yıllarda, şehrin onda bıraktığı izlenimlerle İstanbul’un kozmopolit ve nostaljik renklerinden ilham alarak tasarladığı ilk koleksiyonu ile büyük bir ilgi gördü.

Tarihten izler taşıyan fakat modern, sade ama fark edilen parçalar, başta Beymen olmak üzere, Türkiye’nin önde gelen mağaza zincirlerinin dikkatini çekti ve Juliette tasarımları prestijli noktalarda yer alarak, kendine ait bir kitleye sahip oldu. Juliette’i başarılı bir markaya dönüştüren en önemli özelliklerden biri de aileden gelen kalite odaklı anlayışı, işçilikten, satış sonrası desteğe kadar her alanda ortaya koyabiliyor olması.

Jülyet Vert, Kapalı Çarşı’daki atölyesinde, bir sonraki koleksiyonuna ekleyeceği heyecan verici detayları tasarlarken, bitmeyen bir ilham kaynağı olan İstanbul’dan ve şehrin eskimeyen ruhundan esinlenen hikayeler anlatmaya devam ediyor.